30 Eylül 2011 Cuma

Gülümsecimden Mim'im Varrr :)

Sevgili Gülümse mim inde banada yer vermiş.Burdan kendisine çok teşekkür ediyorum.Mim anket şeklinde aşağıdaki sorular yer alıyor.Başlıyorumm :)
İlk okuduğunuz blog ve hissettikleriniz : Noni - Bloğuna hayran kalmıştım ve resmen bağımlısı olmuştum :) Sonra zaten kendime blog açtım.Kendisi benim ilham kaynağımdır :)

 

Sanal alemden tanışıp görüştüğünüz bloggerlar :  Sevdanın Dünyası ve Noni 

 Blog dünyasına adım attığınızda gökyüzündeki yıldızlar kadar parlak gelen, asla onun gibi olamam diye düşündüğünüz bloggerlar : Stil Direktörü ve Noni 
 

Sürekli sayfasını açtığınız, okuyup yorum bırakmadan çıktığınız bloglar : Yok :)

 Moda blogları arasında en sevdiğiniz bloggerlar : Zeto

 Yazılarını okurken keyiflendiğiniz bloggerlar : İzlediğim tüm bloglar 
Blogger dediğiniz an aklınıza ilk gelen isimleri yazıyoruz, burada link vermiyoruz, aklımıza gelenleri patır patır yazıyoruz sadece: Noni,Mevdoş,Hüznün Tadı,Minikkuş,Zeto,Bonbon,Ennstyle,Marbling of the world,Civciv,New york lover,Benzemez Kimse Bana,Gülümse,Tombul Kraker,Cips Yiyemeyen Kız,Nimo Stylo,Amaç neydi,Keşke Gerçek Olsa,Huzursuz Ruhum,Rococosh,Noranın Ütopyası,Aslıberry,Stil Direktörü,Erdi Karadeniz,Ozax,Nesliname,Zeymuran,Sarı yumurta,Sevdanın Dünyası,Hayatın Düşlerinin Rengine Boyalı ...

İsmi geçenlerin hepsi mimlidir.Unuttuğum tüm arkadaşlarım affedin,sizi seviyorummm
Sevgiler

Ve Sonunda Noni & Ezginin Günlüğü Buluşması :)

Nonim her zaman dediğim gibi benim bloğumu açmama sebep bitanecik ablam :) Kendisiyle blog sayesinde tanıştık ama ; taa uzaklardan bile gösterdiği samimiyet,içtenlik onu görmeden çook sevmemi,her şeyine hayran olmamı sağladı :)
Uzun zamandır ertelediğimiz buluşmamızı bu pazartesi gerçekleştirdik sonunda.Mekan olarak ikimizede yakın olan Piramit Cafe oldu.Nonimi görene kadar rüya olduğunu zannetmiştim ama görüp sımsıkı sarılınca anladım ki Nonim gerçekten karşımda :) Kendisi fotolardan çok çok daha güzel,şirin,süslü,cıvıl cıvıl :) Gözleri ve saçları özellikle çook güzel.
Noni buluşması olurda o buluşmadan hediye eksik olur mu :) Benim cömert ve düşünceli ablam bana Rusya'dan çok güzel ve anlamlı hediyeler getirmiş.Her anı fotoğraflamaya çalıştık :)


Sağdaki benden Nonim'e olan paket :) Soldaki Noni'nin bana hazırladığı paket :) İkimizde heyecanlıyız o dakikalarda :P


Eveet öncelik benim :)) Acaba Noni bana ne getirmiş :)



İlk talihlimiz bu şirin matruşkalı ayna :) İlk talihli diyorum çünküü ;



Diğer pakette bekleyen başka sürpriz vardı :) Açınca artık Rusya sembolü olan bu güzel matruşkalar çıktı karşıma :)


Matruşkalar diyorum çünkü içinde minnacık olana kadar 4 matruşka var :)


Ben hediyelerimin mutluluğuyla Nonim sıra sende diyorum ve flashlar Noni'ye patlıyor :))



Canım Nonim çok mutlu



Nonim kedileri sevdiği için hediyelerimi ona göre seçmeye çalıştım.Canım Nonim kolyesi çok beğenip taktı hemen bende mutlu oldum tabi :)



İkinci paketten çıkan , Noni için seçtiğim kedicik yüzüklükleri görünce çok mutlu oldu Nonim.Hem takı meraklısı hem kedi sever Nonim beğenir diye almıştım aylar önce... :)



Son olarak anneciğimin Nonim için yaptığı havluyla hediyeleşme faslımız sona erdi :) İkimizdede kocaman gülümsemeyle veda vaktide geldi ne yazık ki.Çıkışta bir amcadan Noniyle birlikte fotomuzu çekmesini rica ettik.Amcaya nereye basacağını,nereye bakacağını anlatmakta zorluk çeksekte sonunda 2 çift birlikte foto çekinebildik :)

 
Diğerinde koptuğumuz için bu fotomuzu koymak daha mantıklı :)) Bir dahaki buluşma için sözleşip zıt yönlere doğru ayrıldık :( O an hüzünlü olsada biz km'lerce uzaktada olsak gayet güzel bir dostluk örneği sergilediğimiz için çok mutluyum ! İyiki varsın Nonim.

Bu postluk bu kadar.Çıkış hazırlıklarımı yapayim.
Sizlere dostlarınızla birlikte,mutlu bir hafta sonu diler ezginin günlüğü ;)

29 Eylül 2011 Perşembe

Orkide Bakımı Hakkında Yardımlarınız Bekliyorummmm


Arkadaşlar doğum günü postumda bir orkidem olduğunu söylemiştim.O günden bugüne kadar solmaması için başından ayrılmıyorum :) Tıpkı bebeğim gibi ! Ama yinede bilenlerinize danışmak istedim.

Bana orkideler hakkında güzel bir ders,tüyo verecek birisi var mı acabaa :) ?

Antalya Post - 4 / Kaleiçi

Antalya postlarım bitecek gibi görünmüyor.Umarım sıkmıyorumdur çünkü ; gezip gördüğüm yerleri gerçekteki gibi olmasada tüm hatlarıyla size aktarmaya çalışıyorum.Ben gezi postlarını çok seviyorum.Blog dünyasındaki klasik konuların dışında bir kategori çünkü :) Tatilimin koca bir gününü Kaleiçine ayırdım.Gün bitmese sokaklarını adım adım gezmeye kararlıydım.Ahşap evler,dar sokaklar,sıcak ortam,arnavut kaldırımları,deniz,tarih...


Bana Safranbolu'yu anımsattı Kaleiçi.


Kaleiçi'ne girmeden çektiklerimden.Bakın nasılda kızarmışım :)


Yivli Minare'nin uzaktan fotoğrafı.Yivli Minare Antalya'daki ilk İslam yapılarındanmış.Selçuklu dönemine aitmiş.Antalya'da önemli bir sembol ve sanat eseri durumunda.Ayrıca turistik değerlerimize büyük katkı sağlıyor.Her yıl yüzlerce turisti ağırlıyor.Yüksekliği 38 metre ve 90 basamaktan oluşuyor.



Bu fotoğraf Yivli Minare külliyesinin ikinci büyük binası olan Medrese'ye ait arkadaşlar.Yapım tarihi bilinmemekle birlikte burasıda Selçuklu'ya aitmiş.İsmide tam olarak bilinmiyor.Medrese Yivli Minare'nin avlusunda yer aldığından aynı isimle tanınıyor Antalya'da.13.yy dan günümüze tarihimizi yaşatmak açısından korunup restore edilmiş bu bina.
İçeride Antalya'yı simgeleyen hediyelik eşyalar satılıyor.Fotoda görünen maket nine ve dedeyle isteyenler foto çekebiliyor yanlız ilk pozdan sonrası 1tl olmak koşulu ile :) Benimde fotoğrafım var onlarla ancak şu an aktarımını yapamadım malesef...


İçeriden bir kaç fotoğraf ekliyorum.Neler vardı neler.Sevdiklerime alabildiğim kadar hediye aldım :) Tam bir ticaret yeri içerisi :)



Bunlar sadece bir kaçı :)



Demiştim ya Safranbolu'yu anımsattı diye bakın kanıtı :) Bayılıyorum böyle evlere.Dönüş yolumuzda bir eve rastladım.Çok yaşlı olduğu belli binanın ama ; içeriden gelen sesler neşenin,mutluluğun devam ettiğinin göstergesiydi.Camlar alçaktan olduğundan gördüm.Amcamız açmış misketi,koymuş rakısını önüne kopuyorlar ailecek :)


Kaleiçi kıyısından bu fotoda.Tekne turları düzenleniyordu ama ben 45 dk mı orada harcamak istemedim.Zaten Kaleiçi ne gidipte kıyısında tekne turlarını düzenleyenlere rastlamamanız imkansız gibi.Yeterli sayıya ulaşmak için bize 3 kişi 5 tl demişlerdi :)


Bu da doğa aşkı tutmuş ezginin günlüğü :)



Kapanışı dün postunu yaptığım Leman'da yaptık.Yemeğin ardından yorgun ama mutlu eve döndük :) Ah Antalya...Her postta ayrı bir ana gidiyor aklım,özlüyorum.

Hepinize kısa kışlar diliyorum :)
Hoşçakalınn :*)



28 Eylül 2011 Çarşamba

23.o9.2o11 / Doğum Günümde :)

Doğum günlerinde olan 00.00 klasiğini bir çok dostum yaşattı :) Biz kadınlar özel günlere daha çok önem verdiğimizden her kutlama ayrı bir mutluluk verdi bana,sizede oluyor mu ?? Tüm dostlarıma tekrar teşekkürler beni mutlu ettiğiniz için :)
İş çıkışımda aşkımcım almaya geldi beni.Tam çıkacakken karşımda aşkımcımın anne ve babasının gönderdiği orkidemle karşılaştım :)


En sevdiğim çiçektir orkide.Sağolsunlar düşünüp göndermişler,çok mutlu ettiler beni...
Aşkımcımın ne plan yaptığına dair bir fikrim yoktu.Ta ki Bostancı Çınaraltı Mangalbaşı'na gidene kadar :)


Bilmeyenler için Çınaraltı Mangalbaşı kendin pişir kendin ye tarzı bir restorant.Uzun zamandır bu tarz bir yere gitmek istediğimden olsa gerek aşkımcım burayı tercih etmiş.



Şansımıza o gün havada güzeldi :) Sanırım doğum günüm olduğundan evrenin bana hediyesi :P Çünkü geçen hafta pazartesi ve cuma günü güneşliydi sadece.Teşekkürler evren ! :)



Neye baktığımı bilmiyorum o an :)



Kardeşim Büşra :)


Doğum günü çocuuu :)



Aşk :)


Bu yaşımda kendime aşk dolu,sağlıklı,mutlu,az özlemli bir yıl diliyorum :)



Doğum günümde böyleydim.Aşkımcımla baya uyumluyduk :)

Çok konuştum şimdilik gidiyorumm :P

Sevgiler
ezginin günlüğü*



Antalya Post - 3 / Leman Kültür Dengeli Beslenme Tesisleri


Antalya postlarıma Leman Kültür Tesisleriyle devam etmek istiyorum :) Yazarken bile eğleniyorum şu an.
Lemanyak ı hepiniz bilirsiniz.Burası da cafesi işte.Duyunca çok şaşırdım arkadaşım kırmadı beni ve bir akşam yemeğine gittik.


Gördüğüm en eğlenceli,ilginç ve harika cafeydi.Tuvaletlerinden menüsüne kadar tam Lemanyak tadında bir yer.Sunumları,çalışanları,fon müzikleri çok çok iyi.Çok sıcak bir ortam.Kısa süre sonra çalışanları gelip menüyü verdiler.Hiç bir fikrim olmadığı için epey karıştırdım.Eminim bir gün yolunuz düşerse ne demek istediğimi anlarsınız :) Lemanyağın cafesi olurda içeride ilginçlikler olmaz mı :)) Menüyü açtım dakikacalarca gülmekten ne söyleyeceğimi bilemedim :)


Sizler için fotosunu çektim.Gördüğünüz gibi oldukça standart dışı bir menü :) Benim seçimim 'Kozi Geberdi Ay Kis Evribadi,Aşçı Dahil'den yana oldu :) Bu menünün sadece bir kısmı.Tatlılar,kahvaltılar,dondurmalar siz düşünün nasıl açıklamalar vardı :)


Bu ablamızda menü sonunda karşımıza çıkıyor :) Dediğim gibi o kadar ilginç ki ilk bakışta bilmeyenler asla sipariş veremez,bir kaç kez karıştırmanız lazım.Onlar da biliyorlar ki ablamızı koymuşlar son sayfaya :)


İşte benim söylediğim şaheser :) Sunumuda tadıda harikaydı...
p.s Tabağın sol altındaki abiye dikkat :P

Kesinlikle öneririm gitmeyi düşünenlere.Ben çok eğlendim Lemanda.Fiyatlarda çok çok uygun.Çalışanlarının söylediğine göre Eskişehir ve İstanbul-Etiler'de de şubeleri varmış.En çok sevileni Eskişehir'de olanmış.Ben Antalya'da bu derece eğlendiysem Eskişehir'i cidden merak ediyorum :)

Hoşçakalın arkadaşlar Leman mecaramın sonuna gelmiş bulunuyorummm :)

26 Eylül 2011 Pazartesi

Vizyondakilere Dair

Sizlere bu hafta gittiğim 2 filmden bahsetmek istiyorum.2sindede Şirinler'e gitmeyi niyetlenip bir şekilde giremedim.Bari gelmişken girelim modunda girdim yazacağım iki filmede :) İlki 'Korku Gecesi'.


Korku ve gerilim filmlerine olan ilgimden bahsetmiştim.Bunada o yüzden girmek istedim.Film 3D idi.Konusu ise
Chucky’nin yaratıcısı Tom Holland’ın yönettiği orijinal ‘Fright Night’ (Korku Gecesi), korku filmi hastası Charley’nin, mahalleye yeni taşınan komşusunun vampir olduğunu keşfetmesinden sonra yaşananları eğlenceli bir şekilde anlatıyordu. Vampir kültüne ters bir bakış atan ve pek çok absürd ve komik öğeyle süslenmiş filmin yeni çevrimi ABD’de 19 Ağustos’da vizyona girecek.
Vampir rolünde Colin Farrell’ı, Charley rolünde Anton Yelchin’i, anne rolünde Toni Collette’i, Peter Vincent rolünde ise David Tennant’ı izleyeceğimiz filmin yönetmeni ise, ‘Lars and the Real Girl’ ile iyi bir iş çıkaran Craig Gillespie.

Filmi hiç beğenmedim.Zamanıma üzüldüm.Yarıda bırakmak gibi bir huyum olmadığından çıkmadımda.Gitmek isteyenlere duyurulur,bence berbattı...Bu arada afişi çok ilgimi çekmişti.

Diğer gittiğim film ise Kovboylar ve Uzaylılar.Başta pek çekici gelmedi.Dedim ya korku ve gerilime ilgim var diye.İstemeyerek girdim sayılır.


Konusuna gelince ;
Yıl: 1873. Yer: Arizona Bölgesi. Geçmişine dair hafızasında hiçbir anı olmayan bir yabancı (Craig), yanlışlıkla Absolution adlı ıssız bir kasabaya düşer. Geçmişiyle ilgili tek ipucu bileğindeki zincirdir. Absolution kasabasıyla ilgili fark ettiği şey ise şudur: Bu kasabanın sakinleri yabancıları pek hoş karşılamaz ve demir yumruk Albay Dolarhyde (Ford) aksini emretmediği takdirde sokakta tek bir hareket bile yapamazlar. Bu kasaba korku içinde yaşayan bir kasabadır.

Fakat Absolution, gökyüzünden gelen haydutların saldırılarıyla esas korkunun ne olduğunu deneyimleyecektir. Nefes kesen bir hızla ve gözleri kör edici bir ışıkla yeri göğü inleterek çaresiz insanları teker teker kaçıran bu canavarlar kasaba sakinlerinin şimdiye dek gördükleri her şeye meydan okurlar.

Şimdiyse önceden kabul etmedikleri ‘yabancı’ kurtuluş için tek umutlarıdır. Yavaş yavaş kim olduğunu ve nereden geldiğini hatırlamaya başlayan bu silahlı soyguncu, kasaba sakinlerine uzaylı güçlere karşı koyabilme şansı verecek olan bir sırra sahip olduğunun farkına varır. Bu yabacı, anlaşılması zor gezgin Ella’nın (Olivia Wilde) yardımıyla eski düşmanları kasabalı Dolarhyde ve adamları, kanun kaçakları ve Apaçi savaşçılarından oluşan bir takım kurar. Ortak bir düşmana karşı bir araya gelen bu takım yaşamaya devam etmek için destansı bir mücadeleye girişir.

Sahneler ve kurgu muhteşemdi.İyiki girmişim dedim.Tavsiye ederim :) Değşik bir filmdi...
Şimdilik bu kadar ;)

62den Tavşan :)) - Teşekkürler Ozax*

Bloğumdaki izleyici sayısı an itibariyle sevgili 'Ozax' sayesinde 162 oldu.Bendeki çağrışımı anlamışsınızdır :))


Çocukken bu tür şeylerle ne çok uğraşırdık :) 'Ozax' beni gülümsettiğin için teşekkürler,bloğuma hoş geldin ;)

Twitterıma Bekliyorummm :)

Arkadaşlar epey gecikmiş bir postu şimdi yapıyorum.Artık bir twitter hesabım var.Hepinizi bekliyorumm ;)Buradan hesabıma ulaşabilirsinizz.Sevgiler

Antalya Post-2 / Dedeman Aqua Park

Antalya postlarıma Dedeman AquaPark ile devam etmek istedim.Koskoca bir günümü aquaparka ayırdım.Konyaaltına arabayla 20 dk uzaklıkta.Hava o kadar sıcaktı ki tatil boyunca hep yakın yerleri tercih ettim.Bu biraz bahaneside olsa çok gitmek isteyip gidemediğim Lara plajı buna en büyük örnek.Neyse başka zamana inşallah diyip aquaparka geliyorum :)


Öncelikle bol fotolu bir post olmayacağını söylemeliyim.Çünkü park içindeki aktivitelerden ötürü hiç sabit kalmadım.Sürekli kaykaylar,havuzlar falan bir uğraş içindeydim.Bu yüzden foto makinası ve telefonumla çok ilgilenemedim.Anlayacağınız ortam çok müsait değildi.Umarım anlattıklarım gerçekciliğini yitirmeden size ulaşır ve sizi sıkmaz ;) Sabah erkenden kalktık düştük park yoluna.Açılışa yetişelim ve günün her dakikasını değerlendirelim diye.Zaten inanır mısınız hemen geçip gidecek diye uyumak bile istemedim tatil boyu.Ama her güzel şeyin sonu varmış diye boşuna dememişler.Neyse...Öncelikle giriş ücretlerinin çok uygun olduğunu söylemeliyim.O açıdan terchi etmeniz için + puan kazandıracak bir etmen bence.Ama gelin görün ki içerisindeki mekanlar için aynı şeyi söyleyemeyeceğim.Oldukça pahalı dışarının 3 katı fiyatlardı.Ziyaretçilerin büyük kısmı ruslar olduğundan turistik yerler mantığıyla olsa gerek böyle bir fiyat politikası vardı.Yerlerimizi seçip yerleştikten sonra başladık aktivitelere.Kaykayları görünce benim yükseklik korkum olduğunu farkettim :))


İlk olarak (yanlış bir tercih yaparak) fotoda gördüğünüz en dik olan sarı kaykayı denemek istedim.Kendimi motive ettim ve tam başlayacakken ayağım kaydı.Son anda yandaki demirlerden tutundum ama o kadar kaygandaki kollarım epey zorlandı.Görevliler yardımcı oldu toparlanıp sakinleştim.Artık dönmeyeyim deneyeyim diyip bıraktım kendimi.Nerden bıraktım dedim ama artık çok geçti :D  O kadar hızlı ve adrenalin dolu ki bir daha yapar mıyım bilmiyorum.Zaten en baştaki ufak kaza beni yeterince korkuttu :( Bitince koşar adımlarla uzaklaştım :)) Zaten su beni çok korkutur,denizde falan öyle açıklara gidemem...


Sonraki tercihim yukarıdaki fotoda en solda gördüğünüz beyaz kaykay oldu.Zorluk derecesi kolay olduğundan korkmadım hiç :) Benim eğlenebilmem için sanırım korku hissetmemem gerekiyor.Hani kimileri korkudan zevk alır ya cıks bende tam tersi arkadaşlar.Sonra yine fotoda göedüğünüz en sağdaki siyah kaykayı denemek istedim.Bu da pek zor değildi zorlamadı beni ama içerinin zifiri karanlık olması nedeniyle ne zaman ne olacağını bilemiyorsanız.Dümdüz kayarken birden uçabiliyorsunuz.Mesela kapalı alan fobisi olanlar için yanlış bir seçim olacağı garanti.Bu şekilde öğleni getirdik.Saat 13.00-15.00 ve 17.00de dalga havuzunu açıyorlar.En çok eğlendiğim kısımdı diyebilirim :) O sırada dans gösteriside yapıldı,en içten güldüğüm anlardandı :) Kapanışa yakın toparlanmaya başladık ve çıktık.   



Akşam boynumun ve güneş yanıklarının acısı çıksada Dedeman AquaPark'tan çok memnun kaldım ve çok eğlendim diyebilirim.Detaylı incelemek isteyenler için Dedeman Aqua Park - Antalya 'ya tıklayabilirsiniz.Umarım sıkmamışımdır...

Sevgiler
Tatil günlerinin özlemiyle gözleri dolu dolu olan ezginin günlüğü 


22 Eylül 2011 Perşembe

Sonunda Düzleştirici Aldıımmm :)

Sizlere kısa zaman önce düzleştirici önerilerinizi sormuştum.Posta gelen değerli yorumlarınızın ışığında epey araştırdım ve bilinleriniz varsa bugün Media Market lerin doğum günü olması nedeni ile indirimden yararlanarak bir düzleştirici edindiimm :)

Aldığım ürün 'Braun Satin Hair Colour'.İyon özelliği ile saçları korumaya alıyor.Bu modelde 2 rengi var.Ben bordosunu aldım.Bordosu boyalı saçlar için,grisi ise doğal saçlara özel.Eve gelince denedim.Gerçekten dedikleri gibi 30 sn de ısınıyor.Düzleştirmesinide sevdim.Benim bu ürünü tercih etme sebeplerimden biriside ince başlıklı olması çünkü ; aynı zamanda buklede yapmak istiyorum.Pek beceremedim ama zamanla öğrenirim :) Dalgalı ve kıvırcık saçlı hatunlar sahip olduğunuz cevherin kıymetini bilinn ! =) Düzleştirici alacaklara önerme postudur duyurulurrr.Muckkkk

Antalya Post-1


Eveet şu an fotodaki ablamız gibi mutluyum,gülümsemekteyim :) Yanlız o eline fırçayı almış bense klavyeyi aldım bu postu yapıyorum,yani beklenen postu ;) Bahsettiğim üzere fotoları pc ye aktaramıyordum ve ne yapıp edip çaresini buldum ve arkadaşlarımın yardımıyla bu sorunu hallettim :) Antalya Post-.... şeklinde devam edeceğim tatil postlarıma.Bakalım kaçta bitecek :)
Biliyorsunuz ben hazırlıklara çok önceden başlamıştım.Aileden ayrı ilk tatilim olduğundan her şeyin eksiksiz olmasını çok istedim ve sonunda hayal ettiğim gibi bir tatil geçirdim.Gitmeden 1 gün önce bütün hazırlıklarım tamamdı.Havaalanına ulaşıp işlemleri hallettik.Ve başladım beklemeye.İlk kez uçağı kullanacağımdan heyecanda vardı tabi :) Saat geldi çattı ve uçağa alındık.Kalkış anında ve devamındaki 1 saatte o kadar çok foto çektim ki eminim ilk uçağa bindiğimi tüm yolcular anlamışlardır :))


Uçak yükseldikçe içim tuhaf oldu.Bulutlardan bile yüksek olmak tarif edilemez güzel :) Ben mi çok Polyanna'yım yoksa sizcede mi güzel bir duygu bilmiyorum ama tüm tatil boyunca her an sırıtık moddaydım :)
Vardıktan sonra taksiyle Konyaaltına yol aldım.Havalimanıyla arası 25 dk falan.Palmiyelerle donanmış,cıvıl cıvıl,Türklerden çok rus yavruşkaların dolu olduğu bir şehir...Bu arada Canım Nonim'e buradan sesleniyorum.Ben bir hafta içinde rus yavruşkalardan cidden sanat eseri olabilecek güzelliktekileri gördüm ve komplekse girdim.Sen gurbet ellerde onlara nasıl tahammül ediyorsun Nonişim :) ? Cidden hatunlara ben bile hayranlıkla baktım.Neyse geçiyorum onları biz Türk kızlarıda çok güzeliz huhh :))
Ben orada arkadaşıma misafir gittiğimden otel,pansiyon vs. paylaşımım olmayacak.Arkadaşımla buluştuktan sonra dışarıda biraz vakit geçirdik.Yorgun olduğumdan çok bir şey yapamadık.Özlem giderdik :) Ertesi gün erkenden plaja gittik.Konyaaltı plajının sağ tarafı çeşitli beachlere ait.Sol tarafında ise Baki Beachler yer alıyor.Biz ilk gün sağ taraftaki beachlerdne birine gittik.Hava inanılmaz sıcak olduğundan plajın sonuna kadar gidemedik hiç.Baki'lere göre fiyatlar biraz daha yüksek ama gösterdikleri ilgi ve ortam Bakilere göre daha iyiydi.Beyaz beyaz gün yüzüne çıktığımdan plajda çok kalmadım ilk günlerde :P Tatilim günün yarısında plajda kalan kısımlarındada Konyaaltı'na yakın semtlerde gezmekle geçti.İlerleyen postlarda gezilerimi fotoğraflı bir şekilde sizlere aktaracağım ;)

Merak edenlere tatil sonundaki fotomu ekliyorum ;)


Şimdilik bu kadar hoşçakalıınnnn :*)